Yanlış oturma pozisyonu ve uzun süre hareketsiz şekilde durmak, bel bölgesindeki kasların omurlara daha fazla basınç uygulamasına ve bel ağrısına yol açıyor.

Op. Dr. Alparslan UĞUR – Beyin Cerrahisi (Nöroşirürji)

Yanlış oturma pozisyonu ve uzun süre hareketsiz şekilde durmak, bel bölgesindeki kasların omurlara daha fazla basınç uygulamasına ve bel ağrısına yol açıyor.

Çağın getirdiği birçok yenilik, fiziksel aktivitenin azalmasına ve masa başında geçirilen vaktin artmasına neden oluyor. Bu durum da bel ağrısının gripten sonra en sık rastlanan rahatsızlıklar arasında yer almasına sebebiyet veriyor. Bel ağrısı, her 10 kişinin 8’inde görülen ve kişinin yaşam kalitesini önemli ölçüde düşüren bir rahatsızlıktır. Son yıllarda orta ve ileri yaş grubunun aksine gençlerde de ortaya çıkmaya başlamıştır. Bel ağrısı, kesinlikle ciddiye alınması gereken bir sorundur. Bel ağrısının bilinen en temel sebebi, yanlış oturma pozisyonlarıdır. Uzun süre hareketsiz bir şekilde oturmak, bel bölgesindeki kasların omurlara daha fazla basınç uygulamasına neden oluyor.

Bu yüzden masa başında çalışanlar, hareket etme olanağı bulunanlardan daha büyük risk altındadır. Bel ağrısı tedavi edilmediğinde ve ağrıya yol açan nedenler ortadan kaldırılmadığında sorun kronikleşir. Bu durum tedavi sürecinin de uzamasına yol açar. Bu nedenle, ofiste çalışanların gün içinde basit önlemler alması gerekir. Kadınlarda duruş bozukluklarına ek olarak yüksek topuklu ayakkabı tercihi de ağrıların artmasında etkili olur.

ÖNLEM ALINIRSA AĞRI GEÇİYOR
Bel ağrısı, hastanın durumuna göre değişmekle birlikte istirahat, bilinçlendirme eğitimi, ilaç tedavisi ya da fizik tedavi ile ortadan kaldırılabiliyor. Gerekli görülmesi durumunda cerrahi müdahale yapılabiliyor. Cerrahi müdahale genellikle, ilaç ile iyileşmeyen ağrı söz konusu olduğunda ya da hastanın sinirlerini etkileyerek yürümesini zorlaştıran özel durumlarda söz konusu oluyor. Gerekli önlemlerin alınması durumunda, ağrıların yüzde 50’si 2 hafta içinde, kalan yüzde 50’si ise 6 hafta içinde azalarak geçiyor. Bu sürede hala azalmayan bel ağrısı kronikleşmiş olabilir. Bel ağrısı; böbrek, mide, safra kesesi gibi başka organlardaki hastalıkların habercisi de olabiliyor. Şikâyeti devam eden hastaların mutlaka hekime başvurması gerekiyor.

STRES AĞRIYI TETİKLİYOR
Bel ağrılarında duruş bozukluklarının yanında iş stresi de önemli bir etkendir. Bel ağrısı vakalarının ortalama yüzde 30’u stres kökenlidir. Stres, fiziksel olarak yapılan hatalarla birleşince bel ağrısı sonu doktorda biten bir hastalığa dönüşüyor. Bu yüzden özellikle işyerinde krizlere kapılmadan sakin çalışmak, düzgün nefes alıp vermek, kasların istemsiz kasılmasına olabildiğince engel olmak gerekiyor. Tedavi sürecinde gerekli görülmesi halinde hastanın gerginliğinin azaltılması ve uyku bozukluklarının giderilmesi gerekir.

DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER
Masa başında çalışırken dikkat edilmesi gerekenler şöyle:

  • Çalışırken dik durulmalı ve sırtın sandalyenin arkasına yaslanmasına özen gösterilmeli,
  • Belin kavisli duruşunu destekleyen yastık kullanılmalı, bilgisayar ekranına çok uzak çalışılmamalı ve ekran açısı göz hizanızda tutulmalı,
  • Çalışırken baş dik, bel ve kalçanın arka kısmı destekli, köprücük kemikleri yere paralel tutulmalı,
  • Otururken kalça ve dizlerin 90 derecelik açı ile durduğuna dikkat edilmeli.
  • Sert, kol koyulacak yeri olan, arkalığı en az omuz hizasına kadar gelen ve beli
    destekleyen sandalyeler tercih edilmeli,
  • Her yarım saatte bir kısa süreli de olsa ayağa kalkılmalı ve yürünmeli,
  • Öğle aralarında kısa yürüyüş yapılmalı,
  • Çok yüksek topuklu ayakkabılar giyinmekten kaçınılmalı ve hareketsiz geçen günün ardından kasları güçlendirmek için egzersiz yapılmalı.